Haber Akhisar

Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli geçtiğimiz gün “Türkiye’de yalan kolay satıyor. Zarar eden çiftçimiz yok” demiş ve devam etmiş “çiftçimizin moralini bozmayın”…

Türkiye’de (özellikle siyasette) yalanın kolay sattığına şimdiye kadar çok şahit olduk.

“Şimdiye kadar” diyorum çünkü artık bu yalanların artık alıcısı pek yok.

Ancak Tarım Bakanının zarar ettiğini söyleyen çiftçimize “yalancı” demesi AKP’li bir Bakan için bile çok fazla…

Sayın Bakanın mensubu olduğu iktidar partisinin temsilcilerinin geçmişte çiftçimize “ananı da al git” veya “gözünü toprak doyursun” diyerek hakaret etmelerine şahit olmuştuk ama dediğim gibi çiftçiye yalancı denilmesi AKP’li bir bakan için bile çok fazla…

Tarım Bakanı söyleşisinde “çiftçinin moralini bozmayın” diyor.

Oysa çiftçinin moralini bizzat Tarım Bakanının kendisi bozmaktadır.

Çiftçimiz ne zaman benzin istasyonuna gitse morali bozulmaktadır. Çiftçimiz ne zaman tohum almaya gitse, gübre almaya gitse, borcunu ödemek için zirai ilaç bayiine veya bankaya gitse morali bozulmaktadır.

Bakan bey çiftçimizin halinden memnun olduğunu, aksini iddia edenin ise yalancı olduğunu belirtmekte.

Çiftçimiz çok kazanıyorsa;

Neden topraktan kopuyor, üretimden vazgeçiyor?

2002 yılında bankalara 1 milyar lira olan çiftçinin borcu, neden 130 milyar liraya çıktı?

Çiftçinin tarlası neden ipotekli?

Pamuk dikim alanları neden daralıyor?

Tütün üreticisi mesela kendi yevmiyesini çıkartabiliyor mu?

Çiftçi kazanıyorsa Bakanın ailesine ait tarım işletmesine neden haciz geldi?

“Çiftçi çok çok çalışır, az az kazanır” diyen bir Tarım Bakanından farklı bir yaklaşımı beklemek saflık olurdu esasında…

Tarım Bakanı daha önce “Afrin’den ihraç kaydıyla sadece 5000 ton zeytinyağı getirilecek” demişti, sonradan öğrendik ki on binlerce ton yağ ülkemize girmiş ve girmeye devam etmekte.

Şimdi kim yalan söylüyor?

Aynı Bakan “Ekim ayından itibaren canlı hayvan ithal etmeyeceğiz” demişti ancak yüz binlerce canlı hayvanın ithalat iznine imza attı.

Şimdi kim yalan söylüyor?

Tarım Bakanı yavaş yavaş borç ödeme kabiliyetini kaybeden çiftçimizin borçlarını nasıl yapılandıracağını düşünsün.

Hava koşullarından dolayı bu sene mahsul alamayacak olan narenciye üreticisine, üzüm üreticisine, zeytin üreticisine nasıl yardımcı olabileceğini düşünsün.

Ve bu tip beyanatlarla çiftçinin moralini bozmasın…