Haber Akhisar

Gazi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden Dr. Bülent Özmen, Akhisar’daki artçı depremleri yorumladı.

Akhisar’da hemen hemen her gün 3’ün üzerinde meydana gelen depremlerin halk üzerinde korku salmasının ardından uzman görüşlerine yer vermeye çalışıyoruz.

Akhisar Haber Ajansı’na özel açıklamalarda bulunan Dr. Özmen ilk olarak depremi tanımlayarak; “Yerkabuğunu oluşturan levhaların yavaş hareketleri sonucu oluşan çekme-basınç-burulma-makaslama vb. gibi gerilmeler etkisiyle kabuğun bazı bölümlerinde yüzyıllar boyunca enerji birikir, biriken bu enerji kayaların kırılma direncinin en zayıf olduğu yerde meydana gelen kırılmalarla aniden boşalır ve dalgalar halinde yayılır. Yerkabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yeryüzünü sarsmasına deprem nedir” ifadeler yer verdi.

ARTÇI DEPREMLER AYLARCA SÜREBİLİR

Artçı depremlerin bazen aylarca sürebileceğinin altını çizen Dr. Özmen; “Birikmiş enerjinin tümü ana şok dediğimiz depremle boşalmaz. Bir kısmı da büyük depremin ardından aynı bölgede aynı fay üzerinde meydana gelen daha küçük depremlerle boşalır ve bunlar artçı deprem diye isimlendirilir. Ana şokun öncesinde meydana gelen depremlere ise öncü deprem denir. Önceleri yoğun olan artçı sarsıntıların sayısı zaman içinde gittikçe azalır. Bu azalma depremin büyüklüğüne bağlı olarak haftalar, aylar ve bazen yıllar sürebilir. Başbakanlık Afet ve Acil Durum Başkanlığının (AFAD) verilerine göre 12 Eylül tarihinde meydana gelen Mw:4.6, ve Mw:4.5 büyüklüğündeki depremlerden sonra çok sayıda artçı şokun olduğu ve bu depremlerin halen devam ettiği görülmektedir” dedi.

AKHİSAR DEPREMİ NASIL OLUŞTU

Akhisar’da meydana gelen depremin oluşumunu aktaran Dr Özmen; “Herhangi bir yerde oluşan depremi tanımlamak için oluş zamanını, odak noktasını, üst merkez yerini (episantır) ve büyüklüğünü bilmek gerekir. Sismograf denilen aletlerle kaydedilen deprem kayıtlarından ve dalga hızlarından yararlanarak bu parametreler bulunur. Depremi oluşturan ilk kırılmanın başladığı yere odak noktası, bu noktanın yeryüzüne çıktığı en yakın uzaklığa da odak derinliği denir. Üst merkez ise deprem odak noktasının yeryüzündeki izdüşümünün enlem ve boylam cinsinden koordinatıdır. Büyüklük (magnitüd) ise depremin ortaya çıkardığı toplam enerjiyi karakterize eden, aletsel ölçüm ve hesaplama sonucunda bulunan değerdir. Farklı sismik dalga verilerini ve belirli kriterleri kullanarak çeşitli deprem büyüklüğü hesaplama yöntem ve formülleri geliştirilmiştir. Dolayısıyla bazen aynı deprem için birkaç farklı büyüklük değeri hesaplanabilmektedir. 12.09.2016 tarihinde saat 11.26’da Akhisar’da meydana gelen depremin büyüklüğü AFAD tarafından moment büyüklük olarak Mw:4,6, enlemi 38.9050, boylamı 27.7451 ve derinliği 17.78 km olarak hesaplanmıştır. Depremin üst merkezi Akhisar ilçesine yaklaşık 7 km uzaklıktadır. Bu büyüklükte bir depremin yüzeyde kırık oluşturması mümkün değildir. Artçı şok dağılımlarından yararlanarak depremin KuzeyBatı-GüneyDoğu uzanımlı bir faydan oluştuğu söylenebilir. P-dalgası ilk hareket yönüne göre AFAD tarafından yapılan odak mekanizması çözümü depremin sol yönlü doğrultu atımlı bir faylanma neticesinde oluştuğunu göstermektedir” dedi.